Duyu Bütünleme Terapisi

Duyu Bütünleme Terapisi

 

İnsan dünya ile sürekli bir alışveriş halinde olan, dünyayı sürekli bir süzgeç gibi süzerek aldığı bilgilere cevap oluşturmaya çalışan bir canlıdır. Bu sürekli alışveriş durumunda, çevremizden bize gelen onlarca uyarıyı almamızı sağlayan duyu sistemlerimiz bulunur. Dokunma, görme, işitme, tatma ve koklama özelleşmiş duyu organları ile bu duyu sistemlerinden en çok bildiklerimizdir. Bunlarla beraber denge kurmamızda önemli rol oynayan vestibuler, vücut pozisyonumuzu algılamamızda iç algı olarak bildiğimiz proprioseptif, ağrı, kaşınma gibi pek çok duyu sistemi vardır. Duyu sistemlerimiz daha biz anne karnındayken oluşmaya başlar. Örneğin, bebeğin annesinin kalp atışını işitmesiyle işitme duyusu, etrafından gelen basıncı hissetmesi ile dokunma duyusu gelişir. Doğumdan sonra da çok farklı duyusal uyaranlara maruz kalırız ve duyu sistemleri hızla gelişmeye devam eder. Duyularımız dış dünyayla iletişimimizi sağlarken aslında biz farkında olmadan isteklerimiz, kaçınmalarımız, akademik becerilerimiz ve davranışlarımız üzerinde çok etki oluştururlar. Duyusal işlemleme süreçlerinin sonucunda vücut algısı, vücudun çevreye uygun hareket etme yetileri gelişir. Beyin tüm bu işlemleri otomatik olarak günlük yaşam aktivitelerinde kullanır. Duyularımızı işlemleme sürecinde duyu-algı-motor aşamalarında oluşan aksaklıklar pek çok probleme sebep olabilir. Duyularımızın işlemleme süreçlerini aşağıda ki piramit şeklinde görebiliriz. Bilişsel fonksiyonlar, akademik beceriler, sosyal ilişkiler gibi pek çok işlev dokunma-denge gibi duyulardan temel alır. Alt basamaklarda var olan bir bozukluk üst basamakta dengesizliğe yol açmaktadır.

 Duyu bütünleme terapisi merkezi sinir sisteminin çevresel uyaranlara uyum gösterebilme yeteneği olarak tanımlanan, nöroplastisite temel alınarak kişiye özel olarak uygulanan terapi yöntemidir. Sinir sisteminin esnek ve gelişebilir olmasından yararlanarak bireyin çevresel uyaranları doğru düzeyde algılaması ve uygun motor cevabı oluşturmasını amaçlar. Aslında duyusal modülasyon bozukluklarını etrafımızda sık görürüz, saçını taratmak istemeyen, çime basamayan çocuklar ve benzeri. Önemli olan bu duyusal farklılıkları erken tespit ederek davranışsal olarak kalıcı sonuçlara yol almadan doğru müdahaleyi uygulamaktır. Duyu bütünleme terapisi ülkemizde ergoterapistler ve duyu bütünleme eğitimi olan fizyoterapistler tarafından uygulanabilmektedir.

Bazı duyusal modülasyon bozuklukları;

  • Saçlarını taratmak istemeyen, tırnakları kesilirken zorlanan çocuklar
  • Banyo yapmak istemeyen çocuklar
  • Kıyafet ve farklı dokulara karşı dokunma hassasiyeti
  • Kıyafetlerin kollarının sıvanmasından rahatsız olma
  • Yemek seçme davranışı
  • Çocuklarda ağız suyu akması,
  • Nesneleri ağza atma
  • Parmakucu yürüyüşü
  • Çıplak ayakla çime kuma basmak istememe
  • Sürekli dönme, zıplama, sallanma gibi hareket halinde olma isteği
  • Kendini sıkma, minderlerin altı gibi sıkışık alanlara girme isteği
  • Sakarlıklar
  • Koordinasyon bozuklukları
  • Asansör ve arabalarda huzursuzluk, mide bulantısı
  • Ayaklarını basa basa sert yürüme
  • Seslere karşı hassasiyet (trafik, ambulans, uçak, süpürge)
  • Sık göz kırpma, oyuncaklara yan bakma
  • Dikkat dağınıklığı